Gökdelen ofisler, plazaların cam cepheleri ardında saklanan sırlar… Bu kez o sır, kan donduran bir virüs olarak kendini gösteriyor. Her şey sıradan bir iş günü gibi başlarken, dakikalar içinde kabusa dönüşüyor. Nedeni belirsiz bir salgın, ofis çalışanlarını pençesine alıyor ve onları vahşi, kontrolsüz yaratıklara dönüştürüyor. Artık takım elbiseler ve etekler içinde dolaşan mesai arkadaşları değil, birbirlerine saldıran, hayatta kalmak için her şeyi yapmaya hazır bir güruh var.
Bu ölümcül kaosun ortasında, Derek ve Melanie Cross adında iki çalışan, hayatta kalma içgüdüsüyle hareket ediyor. Birbirlerine yabancı olsalar da, ortak bir amaç için güçlerini birleştiriyorlar: Bu cehennemden sağ çıkmak. Ofisin koridorları, bir zamanlar toplantı odaları olan alanlar, şimdi kanlı bir savaş alanına dönüşmüş durumda. Derek ve Melanie, zekalarını, cesaretlerini ve birbirlerine olan inançlarını kullanarak bu amansız düşman sürüsüne karşı koymak zorunda. Peki, bu iki yabancı, ofisin labirent gibi koridorlarında hayatta kalmayı başarabilecek mi? Yoksa onlar da virüsün kurbanı olup, bu kanlı savaşın bir parçası mı olacaklar? Cevap, her köşede onları bekleyen ölümcül sürprizlerde saklı.
